Yara dokusu kalp kasına 'yeniden programlanabilir'

Weill Cornell Tıp Fakültesi'ndeki araştırmacılar, kalp krizinden sonra oluşan yara dokusu hücrelerinin "yeniden programlanarak" işlevsel kas hücrelerine dönüştürülebileceğini gösterdi.

Üç spesifik genin bir "kokteyli", yara iyileşmesini sağlamak için kan damarlarının büyümesini teşvik etmek üzere yara hücrelerini hedef alabilir.

Çalışmanın baş yazarı Dr. Todd Rosengart, "Yara dokusunu işlevsel kalp kasına yeniden programlama fikri gerçekten büyüleyici," dedi. "Teorik olarak, bir kişi büyük bir kalp krizi geçirirse, bir doktor ameliyat sırasında bu üç geni yara dokusuna enjekte edebilir ve onu kalp kasına 'yeniden programlayabilir'. Ancak, hayvan çalışmaları VEGF geniyle birleştirildiğinde bu etkinin arttığını göstermiştir."

Araştırmacılar, bu genlerin aktivitesini anlamak ve bunların kalp ve diğer insan organlarının işlevi üzerinde daha büyük bir etkiye sahip olup olmadığını belirlemek için bu etkiyi incelemeye devam edeceklerini söylüyorlar.

Kalp krizi sırasında kalbe giden kan akışı kesilir, bu da kalp kasının ölmesine ve kalbin daha fazla çalışmasına neden olur. Sonunda, ciddi kalp krizi geçiren çoğu kişide kalp yetmezliği gelişir.

Yara dokusunu kalp kasına 'yeniden programlamak' kalbi güçlendirecektir. Ameliyat sırasında bu 'yeniden programlamayı' gerçekleştirmek için bilim insanlarından oluşan ekip, hücreler tarafından vaskülogenez ve anjiyogenezi uyarmak için üretilen bir sinyal proteini olan vasküler endotelyal büyüme faktörünü (VEGF) sıçanların kalplerine aktardı.

Üç hafta sonra, sıçanlara Gata4, Mef 2c, Tbx5 (transkripsiyon faktörü genlerinin bir kokteyli) veya inaktif materyal verildi. Transkripsiyon faktörü, spesifik DNA dizilerine bağlanır ve genetik bilgiyi proteine dönüştüren bir süreci tetikler.

Gen kokteyli uygulanan hayvanlarda, yara dokusu miktarı, gen almayan hayvanlara kıyasla yarı yarıya azaldı.

Gen "kokteyl"i alan hayvanların kalpleri, gen "kısmını" almayanlara kıyasla, kalp kasılmalarıyla daha iyi çalıştı.

Vasküler endotelyal büyüme faktörünün etkisi gerçek anlamda umut vadediyor ve kalp krizi tedavisinde kalbe verilen zararı en aza indirecek yeni bir tekniğin parçası olarak kullanılabilir.

Araştırmacılar, "Bu, geniş kapsamlı terapötik etkileri olan önemli bir keşif," yorumunu yapıyor. "Eğer böyle bir 'yeniden programlama' kalpte yapılabiliyorsa, böbreklerde, beyinde ve diğer dokularda da yapılabilir. Bu, doku rejenerasyonu için yepyeni bir yol açıyor."

Bilim insanlarının insan hücreleri üzerinde yapacağı daha ileri araştırmalar, bu yöntemin yararlı etkisini doğrularsa, kalp yetmezliği çeken milyonlarca insanın tedavisinde yeni yollar açılacak.