Kahve tüketimi hareketsiz yaşam tarzında ölüm riskini azaltabilir

BMC Public Health dergisinde yakın zamanda yayımlanan bir araştırma, kahve içmenin hareketsiz bir yaşam tarzının olumsuz etkilerini azaltabileceğini buldu.

Sağlıklı bir yaşam tarzının bir parçası düzenli fiziksel aktivitedir. Amerikan Kalp Derneği yetişkinlerin iyi sağlıklarını korumak için her hafta kalp atış hızlarını artıracak en az 150 dakika egzersiz yapmalarını öneriyor.

Daha önce yapılan araştırmalar hareketsiz bir yaşam tarzının sağlığı olumsuz etkilediğini ve tip 2 diyabet, hipertansiyon, obezite, osteoporoz, kanser ve kalp hastalıkları gibi hastalık riskini artırdığını ortaya koymuştu.

Kronik hareketsizlik aynı zamanda her türlü nedene bağlı ve kardiyovasküler mortalitenin artmasıyla da ilişkilidir.

Çin'deki Soochow Üniversitesi araştırmacıları tarafından yapılan ve BMC Public Health dergisinde yayımlanan yeni bir araştırma, kahve içmenin hareketsiz yaşam tarzının zararlı etkilerini azaltabileceğini buldu.

Soochow Üniversitesi'nden araştırmacılar, günde sekiz saatten fazla oturmanın, günde dört saatten az oturmaya kıyasla her nedene bağlı ölüm ve kardiyovasküler hastalık riskinin artmasıyla ilişkili olduğunu buldu. Ancak, en çok kahve içenlerin, kahve içmeyenlere kıyasla daha az ölüm riski vardı.

Araştırmada, 2007-2018 yılları arasında ABD Ulusal Sağlık ve Beslenme İncelemesi'ne (NHANES) katılan yaklaşık 10 bin 700 katılımcının oturma süresi ve kahve tüketimine ilişkin verileri analiz edildi.

"Son yıllarda artan TV izleme ve bilgisayar kullanımı ve daha az fiziksel güç gerektiren işler, insanların günlük hayatlarında daha hareketsiz olmalarına yol açtı," diyor Soochow Üniversitesi Tıp Fakültesi Beslenme ve Gıda Bilimi Bölümü'nde profesör ve çalışmanın yazarı olan Dr. Bingyang Li. "Yetişkinler fiziksel aktivite önerilerini takip etseler bile, uzun süre oturmak metabolik sağlık için zararlı olabilir."

"Hareketsiz yaşam önemli bir sağlık riski faktörü olarak ortaya çıkıyor ve kardiyovasküler hastalık ve her türlü ölüm riskinin artmasıyla ilişkilendiriliyor. Bu olumsuz sağlık sonuçları küresel sağlık üzerinde önemli bir mali yük oluşturuyor."

"Ancak kahve, dünyada en çok tüketilen içeceklerden biridir. Giderek artan kanıtlar, düzenli kahve tüketiminin, kahve bileşenlerinin güçlü antioksidan özellikleri nedeniyle kronik hastalıkların görülme sıklığını ve ölüm oranını azaltabileceğini de göstermektedir," diye devam etti Lee. "Bu nedenle, kahvenin küçük faydalı etkileri bile halk sağlığı üzerinde önemli bir etkiye sahip olabilir."

Veriler üzerinde yapılan analizde, günde sekiz saatten fazla oturmanın, günde dört saatten az oturmaya kıyasla her türlü ölüm ve kalp damar hastalığı riskini artırdığı bulundu.

Araştırmacılar, kahve tüketimini de hesaba kattıklarında, en fazla kahve içen katılımcıların, kahve içmeyenlere kıyasla ölüm riskinin daha düşük olduğunu buldular.

Araştırmacılar ayrıca günde altı saat veya daha fazla oturan kahve içmeyen kişilerin, günde altı saatten az oturan kahve içen kişilere göre her türlü nedenden ölme ihtimallerinin yaklaşık 1,6 kat daha fazla olduğunu bildirdi.

Lee, "Bir araştırma, uzun süreli ve sürekli oturmanın glikoz metabolizmasını bozduğunu ve iltihabı artırdığını buldu" dedi.

"Hareketsiz davranış, pro-inflamatuar belirteçleri tetiklediği ve anti-inflamatuar belirteçleri azalttığı için, inflamasyonun önemli ve bağımsız bir öngörücüsüdür. Ek olarak, önceki çalışmalar hareketsiz davranışın iskelet kası metabolizmasını değiştirdiğini, uyanık saatlerde oturarak veya uzanarak geçirilen her bir saatin metabolik riskleri %39 oranında artırdığını göstermiştir."

"Yetişkinlerde hareketsiz davranışa kıyasla genel sağkalımı iyileştirmede kahve içmenin faydaları çoktur. Kahve içmek, iltihabı kötüleştiren metabolik sendrom riskini azaltır. Kahve içmek ile tüm nedenlere bağlı ölüm oranının ve kardiyovasküler hastalığın azalması arasındaki ilişki, yetişkinlerde yapılan birçok çalışmada doğrulanmıştır."

Kaliforniya'daki Fontana'daki Orange Coast Tıp Merkezi'ne bağlı MemorialCare Kalp ve Damar Enstitüsü'nde sertifikalı kardiyolog ve lipidolog olan Dr. Yu-Ming Ni, çalışmayı inceledikten sonra okuyucuları çalışmanın bulguları konusunda dikkatli olmaları konusunda uyardı.

"Bu çalışma bir ilişki gösteriyor ve biz kahve ile kardiyovasküler hastalık arasındaki ilişkiyi anlamaya çalışıyoruz," diye açıkladı Ni. "Ancak ilişkilere bakıldığında, kahvenin kardiyovasküler hastalıktaki azalmanın nedeni olup olmadığını veya kahve içen kişinin kardiyovasküler ölüm oranını azaltan başka bir faktör olup olmadığını belirlemek zor."