Kadınlar erkeklerden daha az uyur ve daha sık uyanır

Colorado Boulder Üniversitesi araştırmacılarının önderliğinde yapılan yeni bir hayvan araştırmasına göre, kadınlar erkeklere kıyasla daha az uyuyor, daha sık uyanıyor ve daha az dinlendirici uyku çekiyor.

Scientific Reports dergisinde yayımlanan araştırmanın bulguları, erkeklerle kadınlar arasındaki uyku farklılıklarının nedenlerine ışık tutarken, onlarca yıldır büyük ölçüde erkeklere odaklanan biyomedikal araştırmalar için de geniş kapsamlı sonuçlar doğurabilir.

"İnsanlarda, erkekler ve kadınlar genellikle yaşam tarzı faktörleri ve bakım rolleriyle açıklanan uyku düzenlerinde farklılıklar sergiliyor," diyor çalışmanın baş yazarı, bütünleştirici fizyoloji yardımcı doçenti Rachel Rowe. "Bulgularımız, biyolojik faktörlerin bu farklılıkları şekillendirmede daha önce düşünülenden daha büyük bir rol oynadığını gösteriyor."

Uyku Araştırmalarında Kadınların Az Temsil Edilmesi

Uyku araştırmaları son yıllarda önemli ölçüde genişledi ve binlerce hayvan deneyi uyku yoksunluğunun diyabet, obezite, Alzheimer ve bağışıklık sistemi bozuklukları gibi hastalık riskini nasıl etkilediğini inceliyor. Bu çalışmalar ayrıca bu tür hastalıkların uykuyu nasıl etkilediğini de inceliyor. Fareler genellikle uyku ilaçları da dahil olmak üzere yeni ilaçları test etmek ve yan etkilerini analiz etmek için kullanılır.

Ancak çalışmada, bu tür araştırmaların çoğunun sonuçlarının kadınların yeterince temsil edilmemesi nedeniyle çarpıtılmış olabileceği belirtiliyor.

"Biyomedikal araştırmalarda kullanılan en yaygın fare türünün uyku davranışında cinsiyet farklılıkları sergilediğini bulduk. Bu farklılıkları hesaba katmamak, verilerin yanlış yorumlanmasına yol açabilir," dedi çalışmanın ilk yazarı Grant Mannino.

Fareler nasıl uyur?

İnvaziv olmayan deney için bilim insanları, 267 C57BL/6J faresinin uyku düzenlerini değerlendirmek amacıyla ultra hassas hareket sensörlerine sahip özel kafesler kullandılar.

Erkekler kadınlardan ortalama bir saat daha fazla uyudular ve günde yaklaşık 670 dakikayı uykuda geçirdiler. Bu fark büyük ölçüde dinlendirici olarak kabul edilen daha hızlı olmayan göz hareketi (NREM) uykusundan kaynaklanıyordu.

Fareler gececi hayvanlardır ve polifazik uyurlar: birkaç dakika kestirirler, sonra çevrelerini değerlendirmek için uyanırlar ve sonra tekrar uykuya dalarlar. Dişilerde bu uyku döngüsü erkeklerden daha da parçalıydı.

Evrimsel varsayımlar

Meyve sinekleri, sıçanlar, zebra balıkları ve kuşlar gibi diğer hayvanlarda da uykuda benzer cinsiyet farklılıkları gözlemlenmiştir. Evrimsel bir bakış açısından, bunun nedeni dişilerin genellikle yavrularına bakanlar oldukları için çevrelerine karşı daha duyarlı olma eğiliminde olmaları olabilir.

Rowe, "Eğer erkekler kadar derin uyuyabilseydik, tür olarak varlığımızı sürdüremezdik" diye açıkladı.

Kortizol ve seks hormonları gibi stres hormonları da muhtemelen bir rol oynar. Örneğin, kadınlar genellikle östrojen ve progesteron seviyelerinin en düşük olduğu adet döngüsü evrelerinde daha düşük uyku kalitesi bildirirler.

Biyomedikal araştırmalar için önemi

2016'dan beri Ulusal Sağlık Enstitüleri, bilim insanlarının hayvan araştırmaları için fon başvurusunda bulunurken cinsiyeti biyolojik bir değişken olarak dahil etmelerini zorunlu kılıyor. Bu ilerlemeye rağmen, erkek yanlılığı hala var ve bu ciddi sonuçlara yol açabilir.

Örneğin, ilaçlar öncelikle erkekler üzerinde test edilirse, kadınlardaki etkililiği hafife alınabilir ve kadınlarda daha belirgin olan yan etkiler fark edilmeyebilir.

Rowe, "Laboratuvardan hastaya yolculuk onlarca yıl sürüyor. Cinsiyetin bir değişken olarak dikkate alınmaması nedeniyle gecikebilir," dedi.

Araştırmacılar, çalışmaların her iki cinsiyeti de kapsamasını, verilerin erkekler ve kadınlar için ayrı ayrı analiz edilmesini ve kadınların yeterince temsil edilmediği geçmiş çalışmaların sonuçlarının yeniden incelenmesini talep ediyor.

"En şaşırtıcı keşif, erkeklerin ve kadınların farklı uyuması değil, bunun şimdiye kadar açıkça gösterilmemiş olmasıdır," diye ekledi Rowe. "Bunu 2024'ten çok önce bilmeliydik."