Sıcaklık artışı, vücutta iltihaplı bir sürecin geliştiğinin bir işaretidir. Genel olarak 38-38,5°C'nin altındaki bir sıcaklığın düşürülmemesi gerektiği kabul edilir - bu tür göstergeler vücudun aktif olarak bir enfeksiyonla savaştığını gösterir.
Sıcaklığı düşürmek için, uzun zamandır bilinen bir halk yöntemi sıklıkla kullanılır - vücudu votka ile ovmak. Yöntem oldukça etkili kabul edilir, ancak kullanımında bazı tehlikeler vardır.
Ateşi ilaçlar yardımıyla düşürebilirsiniz (artık eczanelerde çok sayıda ateş düşürücü ilaç bulunmaktadır) ancak bunların etkisi içtikten en az yarım saat sonra ortaya çıkar.
Tuzla gargara yapmak, ağrı, tahriş, kuruluk ve yanma gibi soğuk algınlığı semptomlarını etkili bir şekilde ortadan kaldırır. Böyle bir solüsyona soda ve iyot eklendiğinde, bu prosedürün anti-inflamatuar etkisi artar.
Epigastrik bölgede düzenli, oldukça şiddetli ve uzun süreli ağrı, ayrıca her öğünden sonra “midede taş” hissi, hem düşük hem de yüksek mide suyu asitliği zemininde ortaya çıkabilen gastrit gelişimi açısından bir gastroenteroloğa görünme zamanının geldiğini gösterebilir.
Çocuk psikoterapisinde davranış düzeltme yöntemi olarak adlandırılan tutma terapisinin neden otuz yıldan fazla bir süre önce ortaya çıktığını anlamak için şunu hatırlatmakta fayda var: Otizm spektrum bozuklukları, ilk olarak erken çocukluk döneminde ortaya çıkan ciddi bir patolojidir.
Ayakkabı mantarı tedavisi için kullanılan cihaz sayesinde, ultraviyole ışınlarının yıkıcı etkisi sayesinde, neredeyse mükemmel bir dezenfeksiyon sağlanmakta, mantar ve bakterilerin spor formları tamamen yok edilmektedir.
Laktostaz tedavisi, özellikle patolojik bir durumsa, mutlaka yapılmalıdır. Sonuçta, bir çocuğu emzirme süreci sadece anneye zevk vermekle kalmaz, aynı zamanda bebeğin iyi gelişimini ve sağlığını da sağlar.